Eskiden içerideki kalabalık yüzünden hep gıcırdayan ahşap zemin, artık sadece Semih Usta ortaya doğru yürürse inleyerek cevap veriyordu. Tahta masalarda bir zamanlar canlı renkleriyle göz alan plastik çiçekler bile solmuştu. Kalın yuvarlak arkalıklarıyla müşterileri kucaklayan ağır ahşap sandalyeler boştu.
Devamını OkuyunDerin hayatının en zor zamanlarına sayısız duyguyu sığdırmıştı. Bir ay sonra bir yıl olacaktı babasını kaybedeli. Önce yeniden inşa edilemez bir şekilde yıkılmıştı. Öyle bir baba kız aşkıydı ki onlarınki. En yakın arkadaşımı, sırdaşımı kaybettim diye ağlamıştı günlerce.
Devamını OkuyunSaat beş. Önceleri düşüncemin korkusundan kusmak isterdim. Bugün Salı. Salı sallanır, çarşamba çarşafa dolanır, perşembe perişanlık, cuma mübarek gün. Camdan bakıyorum. Gökyüzü deniz gibi, şubatın soğuğuna inat bu saatte güneş halen ışıltısını çekmemiş içine.
Devamını Okuyun