Bayramlık /Filiz ÖZDEMİR

Burun deliklerinden; minik bir başparmak öyle umursuz sırıtıyor.Acınası değil, kahkahayla gülünesi. Bakmaz kimse kimsenin ayağının parmak ucuna,ayağa değil, başa bakarız .Göze,yüze,saça.

Dost başa, düşman ayağa.Bu bayram çorapla, ayakkabi dağıttı belediye.Havada uçuşan paketlerden birini kaptım.Kendimi kalabalıktan kurtarıp dar attım kavakliğa. Paketi kapan kavaklık ta. Herkes telaşlı bir merakla şansına çıkana bakıyor.Kimi sevinçli, kimi küfürü basıyor. Benimkisi pembe, dantelli bir çift çorap, bir de ayakkabı, kırmızı, hemde rugan.Basıyorum gürültülü bir kahkaha, böyle dolu dolu. Baktım az ilerde Gülcan, alt dudağı yerlerde,kamburunu çıkarmış,başını omuzlarının içine gömmüş, şansına çıkan bayramlığı ayaklarının dibinde. Tam da İsmail'in ayağına göre  bir çift siyah cızlavet.Kırılan hayalleri ile ağladı ağlayacak ."İnsan kız erkek diye ayırmaz mı?.Laf olsun diye iyilik yapıyorlar."Sustu gürültülü kahkaham.Hatçe kadın bir elinde aklı evvel deve İsmail,diğerinde bir çift bebek patiği ile celalli: 

 "E be müslüman,bir sevap işleyecen,sevindirecen bu garip çocukları, bari kursaklarinda bırakma."

Elindeki patikleri göstererek:

"Bizim deve İsmail'e bunlar, ölü bir değil ki ağlayam, deli bir degilki bağlayam, bunlar İsmail' den de beter, akıllar dağıtılırken neredeydiler acep?"

İsmail'in patikleri,hüsrana uğramış tüm çocuklara eğlence. Tebessüm,Gülcan' ın pembe yanaklarındaki gamzelerine, bir gül tomurcuğu gibi oturmuş.Gülmek bir insana bu kadar mı yakışır?

Kaptığı gibi kırk numara lastik ayakkabIlarI İsmail' in eline tutuşturdu.İsmail kolay sevinir, ağzını kulaklarına kadar yayarak seviniyor gene. Gülcan a uzattım şansıma çıkan paketi," Gülcan bak bu senin "Şansım, onu Gülcan'a verebilmekmiş. Araladı paketin ağzını, baktı göz ucuyla,pembe dantelli çorap,kırmızı rugan ayakkabılar.Gecenin kuytu karası gözlerinde ayın şavkı...Sarıldı boynuma o incecik kollarıyla, bırakmıyor.İçimde şekerli sular akıyor sanki,böyle tatlı tatlı..."Bırak kız boynumu kıracan, eni sonu bir çift çorap, bir iskarpin."

O gün öğrendim sevmek sonsuzlukmuş, Sevindirmek de. O gün bu gündür, koca kadın oldu, çocuklarımın anası ...Her bayram pembeli, hem de dantellisinden onun çorapları...Gülüşünde tomurcuklar, gece karası gözlerinde ayın şavkı, sonsuz bir sevinçle bakar yüzüme... Ve o şekerli su, tatlı tatlı dolanır içimde...